Önemsemeyen İnsan Davranışları
İlişki kurduğumuz insanlar tarafından önemsenmek, değer görmek sosyal ihtiyaçlarımızdandır. Gerek aile, arkadaşlık gerekse aşk ilişkileri kişilerin birbirlerine verdiği önem ölçüsünde daha sağlam ve devamlı hale gelir. İnsan ilişkilerinde önemseme, kişinin karşısındaki insana verdiği değeri gösteren tutumlarıdır. Kişilerin birbirlerine olan hem sözel hem de davranışsal eylemlerini belirler.
Önemseme kişinin ilişkide bulunduğu insana karşı destekleyici, anlayışlı, duygu ve düşüncelerine duyarlı, ihtiyaçlarına cevap veren bir tavrı da beraberinde getirir. Kişi anlattıklarınıza, heyecanınıza, endişelerinize ortak olur. Ancak yakın bir ilişki kuruyor olsak da her insandan beklediğimiz önemi göremeyebiliriz. Karşımızdaki insanın bizi önemsemediğini ya da bizim onu önemsediğimiz kadar önemsenmediğimizi gösteren bazı detaylar vardır. Yani kişi ilişki içinde aslında açık ipuçları verir.
Önemsemeyen İnsan Davranışları
Özellikle romantik ilişkilerde kişi gün içerisinde iletişim kurma ihtiyacı duymayabilir. Gün içerisinde yaptıklarınıza ya da birlikteyken o günle ilgili aktardıklarınıza duyarsız kalabilir. Kişiden aldığınız cevaplar pek tatmin edici, ilgili, meraklı olmayabilir.
Önemsemeyen kişiler, özel günler konusunda pek hassas olmayabilirler. Özel günleri akılda tutmak, not etmek, kutlamak onlar için pek önemli olmayabilir.
Unutmaya daha meyillidirler. Ancak burada biyolojik kökenli yani bir hastalık, eksiklik durumundan kaynaklı ya da kişinin aşırı kafa yoğunluğundan kaynaklı anlık unutmalarından bahsetmiyoruz. Kişilerin karşılarındaki insanın anlattıklarına duyarsız kalmalarından, yeterince dinlememiş olmalarından kaynaklı olayları, kişileri, günleri unutma durumundan bahsediyoruz.
Önemsemeyen kişilerin kafalarında size dair şablonları, yargıları vardır. Alıngan, gergin, hassas gibi. Siz kendinizi ne kadar ifade etmeye çalışırsanız çalışın kişi size yine alındın, sinirlendin gibi şablonlarıyla yaklaşır. Aslında bu şablonlar kişilerin sizden uzak durmak adına kullandıkları bahaneleridir.
Siz ulaşmak istediğiniz zamanlar da değil, onlar size ulaşmak istediği zaman müsait olabilirler. Kişinin hep bir yoğunluğu vardır. Kişi sürekli olarak iş yoğunluğu, müsait olmama durumlarını bahane edebilir. Yani kişi ile görüşüp, konuşmak için kişinin müsait olduğu zamanı beklemeniz gerekebilir.
Yaptıklarınıza, sizin için önemli olan bir aktiviteye saçma ya da boşa zaman harcamak olarak bakabilirler. Yeterli desteği, beğeniyi, saygıyı karşı taraftan alamayabilirsiniz.
Önemsenmemek, kişinin sizden nefret ettiği ya da size dair sürekli olumsuz duygular beslediği anlamına gelmese de, kişinin hayatındaki yerinizle ilgili tutumudur. Kişinin önceliklerini, sizin bu öncelikler arasındaki yerinizi ve size olan davranışlarını belirleyen tutumlarıdır. Önemli olan kişinin size eylemleriyle verdiği ipuçlarını alıp, kendi yolunuza devam etmenizdir.
Hiç yorum yok: